
Filmin yapımcıları cast'i seçerken de ne kadar fantastik insanlar olduklarını gözümüze gözümüze sokmuşlar. Zira castte chris evans, djimon hounsou, dakota fanning gibi birbirinden alakasız bir üçlü gördüğümde çok şaşırmıştım. Filmi izlerken de şaşkınlığını korudum. Chris Evans role oturmuş. Her ne kadar Mcguigan'ın bu rol için ilk başta favori adamı Josh Hartnett'ı düşündüğünü fakat anlaşamayıp ikinci tercihi olduğunu düşünsem de rolun altından kalkmış ve emini Mcguigan'ı mutlu etmiştir. Evans şu aralar rol seçmemeli, önüne gelen her rolu kabul etmeli ki çıkışını sürdürsün ki öyle olacak gibi görünüyor. Sıradan bir oyuncu, her role oturtulur ama vücudu ve her yere atlayıp zıplamaktan çekinmemesinden dolayı yapımcılar çizgi roman uyarlamalarında ya da Push gibi fantastik aksiyon filmlerinde kapısını çalacaktır. Dakota Fanning hala büyümemiş. Ya da bana öyle geliyo, büyümesin istiyoruım. Büyümesin. Telli dişlerine alışamadım. Ne de şirin konuşurdu eskiden. Konuşmasını bozmuş. Küçük yaşta Robert De Niro, Sean Penn, Tom Cruise, Kevin Bacon gibi oyuncularla oynamış olması ona yaramış sanki.. Kaybolup giden çocuk oyuncular kervanına katılmayacak gibi gözüküyor. Yapımcılar pek bi seviyo onu. Djimon Hounsou'yu ilk kez Blood Diomand'da etraflıca izleme fırsatı bulmuştum. Ordaki oyunculuğu gerçekten harikaydı. Push'daki Henry Carver gibi rollerin adamı değil. Rol seçiminde dikkatli davranmaz her role atlarsa onun için kötü olabilir.
Yani neticede Push Mcguigan'ın biraz çabasıyla tipik bir Hollywood aksiyon filmi olmaktan çıkmış nispeten özgün bir film olmuştur. Mcguigan'ın elleri değmeseydi ne olurdu bilemiyorum.. Ayrıca bu adamın müzik zevkine de hasta olduğumu söylemeden edemeyeceğim sanırım. Wicker Park'ta mum, snow patrol, death cab for cutie, mogwai, the shins, the postal service ve daha niceleri derken Push'ta da araya the notwist'i sıkıştırıvermiş. Pek mutlu oldum duyunca consequence'i. Esen kalınız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder