10 Aralık 2008 Çarşamba

Prison Break

Tek sezonluk bir dizi olarak başlayıp çok tutunca sakız gibi uzatılan dizilerden biri Prison Break. Şüphesiz ki bu tip diziler içerisinde en başarılısıdır. O sakız gittikçe uzuyor, elbet bir yerde kopacak ama biz kopmasını hiç istemiyoruz. Dizinin ilk sezonu gerçekten oldukça heyecanlı ve akıcıydı. Bölümlerin hepsi birbiriyle bağlantılıydı ve neredeyse bütün bölümler 'adamın kafasına silah dayadılar bakalım öldürülücek mi? Hepsi diğer bölümde!' şeklinde bitiyordu. Dolayısıyla biz de diğer bölümü iple çekiyorduk. İlk sezon umduğumuz gibi bitti ve dizinin bitmesi gerekiyorken 2. sezon başladı. 2. sezonda ise devamlı bir kaçış sözkonusuydu ve baş döndüren, oldukça hızlı bölümler vardı. Karakterler üzerinde oynanmaya, mantığı yavaş yavaş kaybetmeye, hatalara yer verilmeye başlandı. Dizinin tadı yavaş yavaş kaçıyordu. 3. sezonda ise bu hatalarını anladılar ve 'seyirci ,illa hapishane istiyor, araya bir tane daha hapishane hikayesi sıkıştıralım izleyicileri tekrar yakalayalım' dendi ve olay Panama'daki bir hapishaneye taşındı. Açıkçası bu bölümlerde diziden kopma aşamasına gelmiştim. Panama'daki hapishane, Fox River'dan çok daha heyecansız ve iticiydi. Neyse ki 3. sezon hapishane hikayesini biraz daha kısa tuttular ve 4. sezonla birlikte dizi Burrows-Scofield kardeşlerin company'le mücadelesine dönüştü. 4. sezon çok kötü başladı. Dizide eskiden piskopat olan adamlar şimdi iyiyi oynamaya başlıyolardı. Ne oldu da bu adamlar bu kadar değişti? Eskiden psikopat olan bu adamlar 1-2 yılda mı bu kadar değiştiler? T-Bag değil miydi çocuk tecavuzcusu ve katili, hapishanede mahkumlara zorla tecavuz eden, gözünü hiç kırpmadan birini öldürebilen adam? Ya da Brad Bellick değil miydi para için her şeyi yapabilen ayrı bir psikopat? Alex Mahone geçmişiyle takıntılı, ailesini ve hayatını hiçe sayabilicek, ilaç bağımlısı, obsesif, manyak bir adam değil miydi? 4. sezonda bunların hepsi bir kenara itildi. Herkes melek oldu ve bir amaca doğru yol almaya başladılar.

Ama ne olursa olsun hala izliyorum. Hala merak ediyorum. Her ne kadar mantığını kaybetmiş olsa da özellikle son 3-4 bölümdür. Diziyi hala büyük bir heyecanla izliyorum, büyük bir heyecanla bekliyorum... Onlar için önemli olan bunu başarabilmeleri zaten. Mantık varmış, yokmuş önemli değil..

Hiç yorum yok: